Yaşlılarımızla ilgi bu yazımı üç yılı aşkındır yatak hastası olan canım annem Seher hanımefendiye, hasta yatağında hizmet etmekle nasiplenmem üzerine kaleme almış bulunmaktayım.
Sağlığında hep emrinde olduğum, pirifâni hayatının en zor günlerini yaşayan hayatı sebebim canım anneme benim hizmetimden daha kıymetli hizmet veren muhtereme eşim Selma hanımefendiye ömür boyu minnet, şükran ve dualarımı bu yazımda da arz ediyorum. Allahü tela ondan binlerce razı olsun. Var olan bütün sıkıntılarını asan eylesin inşallah. Yaşlıların dünyasını yazan, Süleyman Gülek hocama da bu güzel eseri insanlığa kazandırdığı için, dualarımla teşekkürleri arz ediyorum.
Yata Yaşlılık dönemi fiziksel ve ruhsal açıdan kişilerin karmaşık duygular içerisinde oldukları bir dönemdir. Birçok zorluğu ve bazen büyük bir yalnızlığı da beraberinde getiren yaşlılıkta bu kişilerle iletişim kurmak zorlaşabiliyor.
Yaşlılarda fiziksel, sosyal ve psikolojik değişimlere bağlı olarak ortaya çıkan iletişim sorunları bulunmaktadır. Çoğu insan aile yakınları bile olsa yaşlılarla iletişim kurmak zor olduğu için buna hiç önem vermeden ihmalkâr davranıyor. Ancak yaşamın son dönemine girdiği bilinen yaşlı kişiler ile iletişim kurmak aslında gerçekten de çok önemlidir. Çünkü kişi yaşlandıkça ilgi beklemeye, şefkat görmeye daha çok ihtiyaç duyuyor.
Peki, ama agresif ve depresif tavırların arttığının fark edildiği yaşlılık döneminde nasıl iletişim kurulabiliyor? Öncelikle halk arasında da zaten yaygın olarak söylenen 'yaşlılar gittikçe çocuklaşıyor' olgusunun doğruluğunu kabullenmek ve buna göre davranmak gerekiyor.
Kişi yaşlandıkça fiziksel fonksiyonları zayıflıyor, dışarıdaki hayata yabancılaşıyor, üstelik çoğu sevdikleri kişileri kaybediyor ve bu nedenle yalnızlaşıyor, depresyona giriyor ve daha nicesi... Bu nedenle yaşlılarla iletişimde çok hassas olmak gerekiyor.
Hem ailesiyle birlikte yaşayan, hem de bakımevinde kalan tüm yaşlılar için geçerli olabilen iletişim konusuna önem vermek gerekiyor. İletişim kurmak için bakımevini sıklıkla ziyaret etmek, evde yaşlı kişiyi mümkün olduğunca yalnız hissettirmemek gerekiyor.
Yaşlıların ters tepkilerine maruz kalındığında ki bu sık karşılaşılan bir durum olabiliyor, sakin olmak ve kibarlığı elden bırakmamak gerekiyor. Sabırlı olmak bu kişilerle iletişimde en büyük adımlardan oluyor. Unutkanlık ve daha ilerisi olan alzheimer hastalığına sahip yaşlı kişilerde durum biraz daha hassaslaşıyor.
Bu kişilerde günlük aktiviteleri yerine getirmekte zorlanma ya da unutma, yanlış da olsa çoğu konuda karşısındakiyle iddialaşma, inatçı ve usandırıcı tavırlarda bulunma gibi tavırlarla karşılaşıldığında onlara yanlış olduklarını anlatmaya çalışmak ya da sinirli davranmak yerine sakince dinleyip doğru olan şeyi anlatmak gerekiyor.
Emeklilik, çocukların evden ayrılması, yakınların ölümü, sosyal çevrenin değişmesiyle birlikte yaşlıların diğer insanlarla olan ilişkilerinin devam ettirilmesi için dikkat edilmesi gereken noktalar;
İlgi, öncelik vermek, saygı göstermek,
Eleştirmek, yargılamak ve suçlamaktan kaçınmak,
Empati ‘ye dayalı sohbet,
Duygularını ifade etmesine izin vermek, içini dökmesini sağlamak,
Anlayış ve hoş görüyle iletişim kurmak...
Yaşlıların kimseye muhtaç olmadan tercihlerine uygun güvenli bir çevrede, mümkün olduğunca uzun süre yaşadığı kendi evlerinde ya da aile ortamında yaşamasını sağlamalıyız. Yaşlılarla, sakin, açık ve yavaş konuşun. Asla bağırmayın ya da sert bir ses tonu kullanmayın, bu onları daha da huzursuz eder. Kısa, basit cümleler kurun ve kişinin ne söylediğinizi anlaması için zaman tanıyınn.
YORUMLAR