Reklam
Reklam
Reklam

SANAYİ VE TEKNOLOJİ İLE MİLLİ EĞİTİM BAKANLIKLARININ 2023 BÜTÇELERİ TBMM GENEL KURULUNDA KABUL EDİLDİ

TBMM Genel Kurulunda Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığının 2023 bütçeleri kabul edildi.

SANAYİ VE TEKNOLOJİ İLE MİLLİ EĞİTİM BAKANLIKLARININ 2023 BÜTÇELERİ TBMM GENEL KURULUNDA KABUL EDİLDİ

TBMM Genel Kurulunda Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığının 2023 bütçeleri kabul edildi.

SANAYİ VE TEKNOLOJİ İLE MİLLİ EĞİTİM BAKANLIKLARININ 2023 BÜTÇELERİ TBMM GENEL KURULUNDA KABUL EDİLDİ
12 Aralık 2022 - 01:40

Bütçe üzerindeki görüşmeler sırasında, grup başkanvekilleri yerlerinden söz alarak değerlendirmelerde bulundu.

İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank'ın "hırçın tavırlar" sergilediğini, bunu da tükenmişliğin bir tezahürü olarak yorumladığını söyledi.

AK Parti hükümetinin "Türkiye ekonomi modeli" adı altında ortaya koyduğu modelin Türkiye'yi yangın yerine çevirdiğini ileri süren Usta, "Millet yoksullaştı, fakirleşti. 'Cari fazla vereceğiz' dedikleri bir dönemde Türkiye tarihinin en yüksek cari açığı veriliyor. Bu kadar öngörüsüz, bu kadar başarısız olunamaz. Türkiye'nin bütün ekonomik dengeleri bozuldu." dedi.

MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, Türkiye'nin yatırım, üretim, istihdam ve ihracatı önceleyen politikalarla 100. yıl hedefine emin adımlarla ilerlediğini söyledi.

Türkiye'nin yüksek teknolojinin ve savunma sanayinin gelecek vizyonunu şekillendirmede büyük başarı gösterdiğini vurgulayan Akçay, "Bugün 170'ten fazla ülkeye savunma sanayi ürünleri ihraç ediyoruz. Türkiye dünyanın en büyük uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST'lerle bilimin ve Türk gençliğinin cazibe merkezi olmuştur." dedi.

Akçay, Türkiye'nin ilk milli otomobili Devrim'in üretiminin akamete uğramasının milletin gönlünde hüzne neden olduğunu, aradan geçen 61 yılın sonunda yerli otomobil Togg'un üretim bandından büyük coşku ile indirildiğini söyledi.

Togg'un, Türkiye'deki üretim altyapısı ve Türk mühendislerin kabiliyetlerinin hangi aşamaya geldiğini gösterdiğinin altını çizen Akçay, "Togg'un 115 tedarikçisinden 86'sı yerlidir. Fikri mülkiyet hakları yüzde 100 bize aittir. Togg, akıllı bir otomobilden daha fazlası, mobilite ekosisteminin parçası olan yeni nesil akıllı bir cihazdır. Aziz milletimiz bu teknoloji harikası aracı bir an önce yollarda görmek için sabırsızlanmaktadır."

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, tarım alanlarının tahribi ile sanayi alanının gelişmesi arasında bir paralellik ve bir denge olması gerektiğini düşündüklerini, sanayi gelişimi konuşulurken tarım alanlarının tahribatından hiç söz edilmediğini söyledi.

Dünya yapay zeka ile sanayi devrimini gerçekleştirirken Türkiye'nin, Suriyeli ve Afgan göçmenlerle ilkel dönemin sanayi anlayışıyla ayakta kalmaya çalıştığını öne süren Beştaş, "Türk sanayisi ucuz iş gücüyle ayakta kalmaya çalışıyor. Üniversiteler özerkliğini ve özgürlüğünü kaybetti, liyakatsiz bir yapıya büründü. Sanayide yapay zekayı üretecek beyinler maalesef göç ediyorlar." dedi.

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Türkiye'nin yerli ve milli otomobili Togg'un tanıtımında yapılan kutuplaştırmanın son derece tehlikeli olduğunu söyledi.

"Alman üretimi BWM, Hıristiyan demokratların başarısı, sosyal demokratların hezimeti; İtalyan Ferrari ya da İtalyan Fiat; merkez sağın övünç kaynağı, merkez solun kıskandığı bir şey denebilir mi?" diye soran Özel, "Yerli ve milli bir marka ile ortaya çıkarıyorsan, o arabanın bir siyasi başarı gibi gösterilmesi kadar, karşı tarafın rahatsız olduğu konumlandırmasını yapmak o yerli ve milli arabanın geleceğine yapılmış en büyük kötülüktür. Bunu yapmayın, yanlış yaparsınız." diye konuştu.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank'ın, CHP'nin vizyon toplantısını görünce kimyasının bozulduğunu ileri süren Özel, "Bakan çıkmış bir de 'Amerika'ya gittiler, hamburger yediler' diyor. Biz yol üstünde bir yer bilmediğimizden hamburgerci de hamburger yeriz. Sizin gibi Amerika'ya gidip de maklube sofralarında oturmadık hiçbir zaman." ifadelerini kullandı.

AK Parti hükümetleriyle Türkiye'nin fabrikalarının özelleştirildiğini de iddia eden Özel, "Çimento üretiminden övünmek... Macron 2 seçim önce 'bir tane çimento fabrikası kalmayacak' diyordu. Bu seçimde hiçbiri yok. Macron'un def ettiği fabrikayı Türkiye'ye taşımakla övünüyorsunuz ama değerli şeyler taneyle, az kıymetlisi kiloyla satılır. O milli fabrikalara hiç kıymet vermediniz. O sattığınız fabrikaların listesini yolluyorum, tam 15 metre." diye konuştu.

Bunun üzerine CHP Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya, elinde rulo halinde bulunan listeyi Bakan Varank'ın önüne serdi. Bu arada milletvekilleri arasında yaşanan tartışma üzerine TBMM Başkanvekili Haydar Akar, birleşime ara verdi.

Aranın ardından söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, CHP'li Kaya tarafından açılan listede AK Parti döneminde satılan fabrikaların olduğunun söylendiğini belirterek, Demirel-İnönü hükümeti döneminde satılan fabrikaları sıraladı.

50. Hükümet döneminde de bu satışların devam ettiğinin altını çizen Elitaş, "Şimdi baktım, gerçekten muhalefet her partiye yakışmaz ama CHP'ye yakışıyor. Hakikaten iyi bir muhalefet yapıyorlar. 2023'te de aynı şekilde muhalefetlerine devam edeceklerini inanıyorum. Bundan önce muhalefet sıkıntımız vardı ama şu anda muhalefeti iyi yapıyorlar. Tebrik ediyorum, inşallah 2023'te de aynı muhalefeti yapacaklar diye düşünüyorum." ifadelerini kullandı.

Genel Kurulda, bütçe üzerindeki konuşmaların ardından soru-cevap kısmına geçildi

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, eğitim sistemi kademelerindeki öğrenci sayısı konusunda hiçbir veriye dayanmayan bazı ifadeler kullanıldığını söyledi.

İlkokul çağı nüfusunun 5 milyon 219 bin 459, kayıtlı öğrenci sayısının 5 milyon 200 bin 144, okullaşma oranının ise yüzde 99,63 olduğunu belirten Özer, ilkokulda sadece 11 bin 654 öğrencinin kayıt dışı olduğunu ifade etti. Ortaokuldaki 5 milyon 60 bin 300 çağ nüfusunun 5 milyon 31 bin 879'unun eğitim sistemi içerisindeyken 28 bin 421 öğrencinin kaydının bulunmadığını kaydeden Özer, bu çağda okullaşma oranı yüzde 99,44 olduğunu söyledi. Özer, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Lisede 5 milyon 84 bin 264 çağ nüfusu vardır. Bunun 4 milyon 843 bin 596'sı kayıtlıdır. 240 bin 668'i kayıt dışıdır. Okullaşma oranı yüzde 95,06'dır. Dolayısıyla ilkokul, ortaokul ve lisede kayıt dışı kalan toplam rakam 280 bin 743'tür. 1,2 milyon değildir, 670 bin kız çocuğunun okula erişimiyle ilgili sorun hiçbir veriye dayanmamaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı olarak 280 bin 743 öğrencimizi de bir şekilde eğitime katmak için İçişleri Bakanlığının MERNİS sistemini de çok aktif bir şekilde kullanarak ve çağrı merkezi kurarak, tek tek ailelere ulaşarak eğitim içerisine dahil etmeye çalışıyoruz."

Bakan Özer, açık öğretimle ilgili çok spekülasyon yapıldığını belirterek, "Açık ortaokulda toplam öğrenci sayısı 142 bin 326'dır. 18 yaş altı sadece 7 bin 774'tür, geriye kalan 134 bin 552'si 18 yaş üstüdür. Lisede 1 milyon 112 bin 765 öğrenci vardır açık lisede, 18 yaş altısı 232 bin 152'dir, 18 yaş üstü ise 880 bin 613'tür. 18 yaş altı 232 bin 152 kişinin de sadece 111 bin 739'u kız çocuklarımızdan oluşmaktadır. Verilen rakamlar, Plan ve Bütçe Komisyonunda sürekli tekrarlanan rakamlar, veri karşılığı olmayan ama yankı odasında sürekli tekrarlanan rakamlardır. Yapacak bir şeyimiz yok." şeklinde konuştu.

Tüm dünyanın çocuk işçiliğini önlemek için mesleki eğitimi enstrüman olarak kullandığına işaret eden Özer, mesleki eğitimi yaygınlaştırarak kayıt dışı çocuk işçiliğinin önüne geçmenin, geçen haftaki OECD Eğitim Bakanları Zirvesi'nde konuşulan ana konu olduğunu söyledi. Özer, "Türkiye, OECD bu alanda çok ciddi mesafe almadan mesafe almıştır. 1 milyon 152 bin çırak-kalfanın bir sene içerisinde ulaştığı rakamın yüzde 81'i zaten 18 yaş üstüdür. 18 yaş altı öğrenciler de zaten ortaokuldan sonra kanunda açık bir şekilde zorunlu eğitim kapsamında eğitimini almaktadır. İşçilik nereden çıkmıştır, anlaşılır gibi değildir." ifadelerini kullandı.

Milli Eğitim Bakanı Özer, Bakanlığın ücretsiz yemek hizmetini 1,8 milyon kişiye çıkardıklarını belirterek, "2023 yılındaki hedefimiz, okul öncesi tüm öğrencilerin ücretsiz olarak yemek yemesini sağlayacağız. Ücretsiz yemek yiyen öğrenci sayısını 4 milyona çıkartacağız." dedi.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, CHP'nin, "satılan fabrikalar" adıyla açtıkları listeyi anımsatarak, şunları kaydetti:

"Aynı ruloyu arkadaşlarınız geçen sene de burada atmışlardı. Sizde hiçbir ilerleme yok, hala yerinizde sayıyorsunuz. O rulodaki isimlere baktınız mı, bilmiyorum. Bir kısmı zaten özel sektörün yatırımları. Bir kısmı rahmetli Ecevit'in IMF komiseri olarak Türkiye'ye getirdiği Kemal Derviş'in zamanında özelleştirme kararı alınan KİT'ler. Bu neye benziyor, biliyor musunuz? Siz, şimdi, Amerika'dan bir danışman tuttunuz ya Jeremy Rifkin. Şimdi, o da buraya sizin başınıza geldiğinde, 'bu KİT'leri kapatın' dediğinde kapatacak mısınız, kapatmayacak mısınız? CHP'nin teknoloji seviyesine uygun bir şekilde soralım; Jeremy Rifkin de sizi görecek mi?"

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel'in "Madem Togg milli araba, nasıl sizin için başarı oluyor da bizim için hezimet oluyor?" ifadesini kullanarak, Almanya ve Fransa'dan örnekler verdiğini aktaran Varank, "Sayın Özel, siz hiç Almanya'da ana muhalefet genel başkanının çıkıp "bunlar Mercedes'i üretemezler, insanları kandırıyorlar' dediklerini duydunuz mu? Siz hiç Fransa'da muhalefet milletvekillerinin 'Renault'un parçaları Türkiye'den geliyor, bu nasıl Fransız arabası?' dediğini duydunuz mu? Ya da siz hiç İngiltere'de solcuların Rolls Roys'un fabrikasının açılışına davet edildiğinde 'Bunlar sağcıların döneminde yapıldı, biz o açılışa gitmeyiz' dediğini duydunuz mu? Bakın, ben hepinize davetiye gönderdim. Eğer siz kutuplaştırmadan bahsediyorsanız keşke o davete icabet etseydiniz. Siz başından beri 'bu projeyi yapamazsınız, bunun neresi yerli ve milli?' dediniz, siz kutuplaştırdınız, biz kutuplaştırmadık." ifadelerini kullandı.

Özel'in çimento üretimiyle ilgili eleştirilerine de değinen Varank, "Ben o çimento üretimini hem Komisyonda hem burada söyledim. Neden biliyor musunuz? Yine CHP'ye ayna tutmak için. Kemal Kılıçdaroğlu, '20 yılda AK Parti hükümetinin kurduğu bir tek fabrika var mı? Bir şeker fabrikası, çimento fabrikası, süt işleme fabrikası kuruldu mu? Var olanların hepsi satıldı.' cümlesini kuruyor. Aslında sizin vizyonunuz çimento. Bize 'çimento fabrikası kurdunuz mu?' diyen sizin Genel Başkanınız. Koca grupsunuz, kendi Genel Başkanınızı takip etmiyorsunuz." dedi.

Bakan Varank, HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş'ın Uzay Ajansı Başkan Müşavirliğine yapılan atamaya ilişkin eleştirisine ise "NASA'da her çalışanın astronot olduğunu mu zannediyorsunuz? Bir kurumun içerisinde idari işlerle ilgili başka kimseler olmaz mı? Sizin buradaki danışmanlarınızın hepsi eski milletvekili mi? Dolayısıyla oraya alınan insanlar idari görevlerle ilgili işler yapabilirler. Böyle komiklikler yaparak siyaset yapılmaz, biraz ufkunuzu geliştirin." yanıtını verdi.

Genel Kurulda, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ile GAP Bölge Kalkınma İdaresi, Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, Konya Ovası Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı, Türk Standardları Enstitüsü, Türk Patent ve Marka Kurumu, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu, Türkiye Bilimler Akademisi, Türkiye Uzay Ajansı, Yükseköğretim Kurulu, Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı, Yükseköğretim Kalite Kurulu ile 127 üniversitenin bütçeleri kabul edildi.

Üniversitelerin bütçeleri, bölümleri ve kesin hesap cetvelleri tek tek okunarak oylandı. Oylama yaklaşık 1,5 saat sürdü.

TBMM Başkanvekili Haydar Akar, bütçelerin kabul edilmesinin ardından, 7. turda yer alan kurumların bütçelerini görüşmek üzere birleşimi saat 11.00'de toplanmak üzere kapattı.

YORUMLAR

  • 0 Yorum