Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde yeni asgari ücrete ilişkin düzenlediği basın toplantısında Türkiye’nin, bir süredir maruz kaldığı ekonomik tuzaklara karşı kendi geliştirdiği yeni bir programı uyguladığını söyledi.
“ÜLKEMİZİ KÜRESEL FIRTINADAN EN AZ KAYIP VE EN FAZLA KAZANIMLA ÇIKARTMANIN GAYRETİ İÇİNDEYİZ”
Bu programı başarıyla yürütürken önce koronavirüs salgınının, ardından Rusya-Ukrayna Savaşı’nın bozduğu küresel ekonomik dengeler sebebiyle yeni bir durumla karşı karşıya gelindiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Yeni durumun en somut, olumsuz sonuçlarını kurdaki ve enflasyondaki yükseliş olarak yaşadık. Esasen enflasyon sadece ülkemizin değil, gelişmiş devletler başta olmak üzere tüm dünyanın en öncelikli sorunudur. Bizim kendi gerçeklerimiz ve alışkanlıklarımız sebebiyle ülkemizde enflasyon rakamları elbette farklı tezahür etmektedir. Ancak fiyat artışlarının oranları değişik olsa da ekonomik işleyişe ve insanların hayatlarına olan etkisi aynıdır. Bu anlayışla dünyadaki her gelişmeyi yakından takip ederken asıl dikkatimizi ve önceliğimizi kendi vatandaşlarımızın sorunlarının çözümüne verdik, veriyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaklaşık 4 yıldır uyguladıkları ekonomik programda da önceliğin hep insanların işleri, aşları, huzurları, umutlarının korunması ve geliştirilmesi olduğunu ifade ederek, “Bunu da bir yandan ülkemizi terör örgütlerinin tasallutundan kalıcı şekilde kurtararak diğer yandan da yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla büyüme esasına dayalı Türkiye Ekonomi Programı’yla yapıyoruz. Hamdolsun, terörle mücadelede çok iyi bir seviyeye geldik. Ekonomi programımızı da kararlılıkla uygulayarak ülkemizi bu küresel fırtınadan en az kayıp ve en fazla kazanımla çıkartmanın gayreti içindeyiz. Salgın döneminde bu yaklaşımın faydalarını kendimizi dünyadan pozitif yönde ayrıştırarak gördük” diye konuştu.
Küresel üretim ve tedarik zincirlerinin çöktüğü bir dönemde Türkiye’nin hem kendi ihtiyacını karşılayan hem de ihracatıyla elindeki imkânları herkesle paylaşan bir ülke olarak öne çıktığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Karadeniz’in kuzeyindeki savaşın başından beri de tüm taraflarla diyaloğu, iş birliğini, barışa katkı vermeyi hedefleyen politikamızla ülkemizi bu büyük güvenlik krizinden de yine pozitif yönde ayrıştırmayı başardık. Tabii tüm bunları yaparken vatandaşlarımızın günlük hayatlarında fahiş fiyat artışları ve enflasyon sebebiyle yaşadığı sıkıntıları asla görmezden gelmedik” ifadelerini kullandı.
“HİÇ KİMSEYİ YALNIZ, ÇARESİZ, SAHİPSİZ BIRAKMADIK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, çalışanlar başta olmak üzere her bir insanın refah kaybını telafi edecek pek çok tedbiri devreye aldıklarını ve almaya devam edeceklerini vurgulayarak, “En başta her alanda üretimi destekleyerek çarkların durmasına, istihdamın gerilemesine müsaade etmedik. İstihdamın 30,5 milyona yaklaşması, ihracatın yıllık 250 milyar dolar eşiğine gelmesi bu çabalarımızın ürünüdür. Ayrıca sosyal destek programlarımızın hem kapsamını genişletmek hem miktarını artırmak suretiyle hiç kimseyi yalnız, çaresiz, sahipsiz bırakmadık. Engellisinden yaşlısına, kimsesizinden ihtiyaç sahibine kadar tüm dezavantajlı kesimlerin üzerine titriyor. Hepsine gözümüz gibi bakıyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir diğer tedbirlerinin, çalışanları sadece enflasyona ezdirmemekle kalmayıp hayat pahalılığı karşısında daha güçlü bir şekilde desteklemek olduğunu söyledi.
Bu amaçla yılbaşında hem asgari ücrette hem memur maaşlarında hem emekli maaşlarında çok ciddi artışlar yaptıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Asgari Ücret Tespit Komisyonunun çabalarıyla emekçilerin ücretlerinde yüzde 50 gibi tarihî bir artışı gerçekleştirdiklerini belirtti.
Asgari ücreti yükseltirken yapılan artışın getirdiği yükün tamamını da işverenin üstüne yıkmadıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, devlet olarak çok ciddi bir fedakârlıkta bulunarak asgari ücret yanında tüm maaşların asgari ücret kadarki kısmından alınan vergilerden sarfınazar ettiklerini belirtti.
“ASGARİ ÜCRETLİLERİMİZİN DE KAYIPLARINI TELAFİ ETMEK GEREKTİĞİNİ GÖRDÜK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerine şöyle devam etti: “Ancak geçtiğimiz aralık-ocak aylarının enflasyonda yol açtığı kamburun bu artışların bir süre sonra yetersiz kalmasına sebep olduğunu da tespit ettik. Bunun üzerine arkadaşlarımızdan hemen gereken hazırlıkları yapmaya başlamalarını istedik. Kamu çalışanlarımızın ve tüm emeklilerimizin maaşlarına yüzde 40’ın üzerinde bir enflasyon farkı, artışı zaten yapılacak. Asgari ücretlilerimizin de kayıplarını telafi etmek gerektiğini gördük. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımız talimatımızla hemen Asgari Ücret Komisyonunu toplantıya çağırdı. Bakanlığımızın tüm taraflarla görüş ve anlayış birliği içinde yürüttüğü çalışma sonunda yeni bir asgari ücret rakamı belirledik. Şimdi sizlere yeni asgari ücreti açıklamak istiyorum. Asgari ücrete temmuz ayından geçerli olmak üzere yüzde 30 oranında bir ara artış yapıyoruz. Buna göre yeni asgari ücret net 5 bin 500 lira olacaktır. İşçi başına devletimiz işverenlere de 100 lira destek verecektir.”
Yeni asgari ücretin tüm çalışanlara ve geliri buna endeksli tüm kesimlere hayırlı olması temennisinde bulunan Erdoğan, “Biraz önce de vurguladığım gibi bu bir ara artış. Asıl asgari ücret tespitini inşallah yılbaşında yeniden gerçekleştireceğiz. Diğer yandan, yılbaşında devreye aldığımız asgari ücret kadarki gelirin vergi dışı kalması uygulaması sebebiyle kamu çalışanlarına ve emeklilere bu artış ortalama 300 lira olarak yansıyacaktır. Bu artışın da faydalanacak herkese hayırlı olmasını temenni ediyorum. İnşallah Türkiye büyüdükçe, geliştikçe, hedeflerine doğru ilerledikçe, kazandıkça elindeki imkânları milletin her bir ferdiyle paylaşmayı sürdürecektir” ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Asgari Ücret Tespit Komisyonunun tüm taraflarına, bu süreçte yapıcı katkıları için teşekkür etti.
YORUMLAR