Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, beraberinde Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici ile Eskişehir Anadolu Üniversitesi Öğrenci Merkezi’nde Gençlik Buluşmaları Eskişehir İftar Programına katıldı
Ramazanın son günlerine girildiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, cuma günü idrak edilecek Ramazan Bayramı’nı kutladı.
“Bu sene rahmet, bereket ve yardımlaşma ayı olan Ramazanın manevi iklimini en güzel şekilde teneffüs etmenin gayretindeyiz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Ülkemizin üzerine 6 Şubat depremlerinin gölgesinin düştüğü bu mübarek günlerde özellikle depremzedelerimizi hiç yalnız bırakmadık. Evi yıkılan, düzeni bozulan tüm insanlarımızı yeni yuvalarına kavuşturmak için durmadan, dinlenmeden çalışıyoruz. İnşallah hep birlikte fedakârlık yaparak acıyı hep beraber omuzlayarak, el birliği, gönül birliği içinde bu zor günlerin de üstesinden geleceğiz. Özellikle istikbalimizin güvencesi olan siz gençlerimizin bu hassasiyetle empati ve dayanışma ruhuyla hareket ettiklerini görüyorum. İlk günde itibaren depremzedelerimizin imdadına koşan, varını yoğunu afet bölgesi için seferber eden, bugün de sahada gece gündüz koşturan gençliğimizi canı gönülden tebrik ediyorum. Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı olarak her birinizle gurur duyduğumu buradan tekrar ifade etmek istiyorum. Hazreti İbrahim’in ateşine su taşıyan karınca misali imkânları dâhilinde çaba gösteren, yardım yapan afetzedelerimizin yükünü hafifleten tüm gençlerimizden, gönüllülerimizden Allah razı olsun diyorum.”
“ÜLKEMİZDE FİNANSAL BİR EKOSİSTEMİN OLUŞUMUNA VESİLE OLACAK”
Deprem bölgesiyle yakından ilgilenirken diğer illerde yaşayan vatandaşları da ihmal etmediklerini, dün İstanbul’da çok önemli iki projenin törenine katıldığını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Önce ülkemizi finans sektöründe yeni bir lige çıkaracak İstanbul Finans Merkezi’nin ilk kısmının açılışını gerçekleştirdik. Toplam 65 milyar liralık yatırım değerine sahip İstanbul Finans Merkezi, 15 sene içinde millî gelire yaklaşıp 130 milyar dolar katkı yanında 102 bin ek istihdam da sağlayacak. Tıpkı Avrupa, Amerika, Asya ve Orta Doğu’daki benzerleri gibi ülkemizde finansal bir ekosistemin oluşumuna vesile olacak” dedi.
Finansta New York ve Londra piyasası ne anlama geliyorsa İstanbul Finans Merkezi’nin de bu finans merkezleriyle yarışa gireceğini ve hatta bunları aşacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “İstanbul Finans Merkezi’nin bir stratejik önemi, ekonomimize asıl katma değeri, önümüzdeki dönemde ortaya çıkacak. Mimarisiyle, çevre dostu özellikleriyle, altyapısı ve üst yapısıyla şimdiden dikkatleri üzerine toplayan bu projeden asıl sizler istifade edeceksiniz. Bugüne kadar bu tür projeler Türkiye’de uygulanmadı. İnşallah emaneti bizden devraldığınızda bu eserleri kazandırdığımız için bizi hayırla anacak, bizler için de dua edeceğinize inanıyorum. Dün yine İstanbul’da, Fikirtepe’de 20 milyar liralık yatırımla hayata geçireceğimiz 12 bin 418 konut projesinin ilk etabının törenini yaptık. Bugün ilk olarak Afyonkarahisar’da vatandaşlarımızla buluştuk. Daha sonra Eskişehir’de yatırımlarımızın toplu açılış törenini gerçekleştirdik. Afyonkarahisar Müzesi’nin açılışını yaptık. Bölge ilk defa böyle bir müzeye sahip oluyor. Gerçekten çok çok güzel bir müzeyi inşa ettiler, yaklaşık bedeli 350 milyon lira.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen haftalarda 60 yıllık hayal olan Togg’u, dünyanın ilk SİHA gemisi özelliğine sahip TCG Anadolu’yu Türkiye’nin hizmetine sunduklarını dile getirdi.
Muhalefetin Togg ve TCG Anadolu için “maket” dediğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Elinize dilinize dursun. Bunun nesi maket? Tabii şimdi bunların altına birer Togg versek inanın kullanamazlar. Maket ya...” ifadesini kullandı.
TCG Anadolu’yu sabah 10.00’dan itibaren vatandaşların gelip gezebildiğini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Niye? Türkiye’nin hayatiyetinde ilk defa böyle bir esere savunma sanayinde sahip oluyoruz. Bugüne kadar ilk defa oluyor. Şimdi bunun personel sayısı 1350. Bu sayı belki daha da artacak. Şimdi inşallah birkaç gün daha Sarayburnu’nda kalacak, sonra boğazda TCG Anadolu’yu turlayacağız. Savunma Bakanıma da bir talimat, bir buyrukla bayramdan sonra da bir müddet daha Sarayburnu’nda veya bölgede bu gemimiz ziyarete açık olarak kalsın. Çünkü görmeyen gözler görerek, bizzat yaşayarak bununla gururlansın, ‘Benim de uçak gemim var.’ desin” diye konuştu.
SAVUNMA SANAYİ YATIRIMLARI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, göreve geldiklerinde yerli savunma sanayisinin oranının yüzde 20 olduğunu, şimdi ise bu oranın yüzde 80’e ulaştığını belirtti.
Savunma sanayisindeki yüzde 80 oranına TCG Anadolu, İHA, SİHA, Akıncı, Kızılelma ile ulaştıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Yatıyorlar, kalkıyorlar televizyon ekranlarında, ‘Selçuk aşağı Selçuk yukarı.’ Ne yaptı Selçuk? Neymiş, damatmış. Rahmetli babaları, bankalardan kredi almadan çalıştı. Şu anda çocukları da aldıkları bu terbiyeyle devam ediyorlar. İhraca yönelik çok ciddi bir potansiyel var. Talepleri karşılayamıyorlar. Öyle bir baba ki devletin tahsis ettiği yerleri bile almıyor. ‘Yapma. Devlet tahsis ediyor. Niye almıyorsun? Çünkü sen stratejik bir yatırım yapıyorsun, sana bunu hak olarak devlet veriyor.’ Yatıyorlar, kalkıyorlar ne kadar imansız, kitapsız, komünist varsa televizyonda bunları konuşturuyorlar. Bunlar devlet, millet düşmanı. İşleri güçleri, neymiş, ‘Erdoğan bunlara bol bol para vermiş.’ Elinize dilinize dursun. O kuyruğundan ayrılmadıklarınız, bu devletin bankalarından para aldılar ama bu aile, bu konularda çok hassas.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Finans Merkezi gibi Togg’un ve TCG Anadolu’nun da Türkiye ekonomisi, sanayisi ve üretim gücü açısından ne manaya geldiğinin ilerleyen dönemlerde çok daha iyi anlaşılacağını vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bilhassa Togg’un üretimi ve piyasaya girmesiyle Türkiye, otomobil sektöründe değişen trendleri ilk defa vaktinden önce yakalamıştır. Şimdi burada atacağımız bir adım var, o da şu; pil meselesi. Gemlik’teki fabrikanın yanında bir büyük alanı da bunun için tahsis ediyoruz ve burada da inşallah lityum pillerin üretimini yapacağız, bu pillerin üretimiyle de o zaman Togg’un menzil noktasındaki alanı çok daha artacak” diye konuştu.
Şarj istasyonlarının sayısının da arttığına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, istasyonların Türkiye geneline daha çok yayıldığını, bu yaygınlaşmanın da özellikle Togg’un arz talep dengesindeki konumunu farklı hâle getireceğini bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Togg’un kalitesine de dikkati çekerek, “Direksiyona geçtiğiniz zaman bir rahatlık var. En ufak bir motor sesi duymuyorsunuz. Elektrikli olduğu için ses mes yok. Bunun dışında yok. Virajlarda gayet kontrollü, rahat bir sürüş emniyeti var” dedi.
Bir zamanlar “Devrim” arabasının rafa kaldırılmasıyla milletin, yıllarını ekonomik olarak da yüzlerce milyar doları kaybettiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Tam 60 yıl boyunca ülkemiz kendi markasıyla, kendi teknolojisiyle otomotiv piyasasında maalesef yer alamadı. Bu yılları artık telafi edemesek de inşallah Togg ile yarının teknolojisinde hak ettiğimiz yeri muhakkak alacağız. Togg’un ülkemize kazandırdığı Know-How ve teknolojiyle Türkiye’yi elektrikli otomobil sektörünün öncülerinden biri hâline getireceğiz. Bu projelerin her biri aynı zamanda ülkemizi yüksek teknolojiye dayalı tasarımda, üretimde, istihdamda, ihracatta öne geçirecek, geleceğimize yön verecek adımlardır. Yedili koalisyon ne yaparsa yapsın biz sizin için sizin mutlu, müreffeh geleceğiniz için koşturmaya devam edeceğiz. Doğru hamlelerle, doğru adımlarla, elbette doğru kadrolarla Türkiye Yüzyılı’nın inşasını beraberce gerçekleştireceğiz.”
“VAATLERİMİZİ MUTLAKA GERÇEĞE DÖNÜŞTÜRMEYE ÇALIŞIRIZ”
Seçim öncesinde “naftalin kokulu vaat bohçası”nı açıp sonrasında ağzını bağlayanlardan olmadıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Biz önce hayal kurar, hedefleri belirler, programa ve projeye dönüştürür, ardından da bunları tek tek hayata geçiririz. Meydanlarda ne söz verirsek göreve geldiğimizde ahdimize sadık kalır, vaatlerimizi mutlaka gerçeğe dönüştürmeye çalışırız. Kapı gıcırtısına dans edenlerden de elleriyle kalp yaparak, gençlere sempatik görüneceklerini düşünenlerden de bu ülkeye hayır gelmez. Gençleri anlamak, mutfakta video çekerek veya otobüs kapısında raks ederek değil, onların geleceklerine yatırım yaparak olur. Gençliği, gençleri sevmek demek, onlar için proje geliştirmek, gençlere hizmet etmek, gençlerin faydalanacağı eserler inşa etmek demektir. Gençlere güvenmek onları siyasi dolgu malzemesi olarak kullanmakla değil, onların siyasette önünü açmakla, sorumluluk vermekle olur. Biz son 21 yıldır hep bunu yaptık.”
GENÇLERE YÖNELİK HİZMETLER
Yüzyılın seçimine giderken, AK Parti’nin üç dönem kuralını işleterek, 18-30 yaş aralığındaki gençlere milletvekili listelerinde geniş yer verdiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “‘Parlamentoyu çoluk çocukla mı dolduracaksınız?’ diyenlere inat gençliğe, gençlerin potansiyeline güveniyoruz. Sizlerin zamanının misafiri olduğumuzun bilinciyle özellikle gençlerimize karşı sorumluluk duygusuyla hareket ediyoruz. Saçma sapan vaatlere nefes harcamıyoruz. ‘Onlar ne veriyorsa benden 5 fazlası’ diyen eski Türkiye siyasetçileri gibi lafla el yükseltip gerçekte hayatları karartmıyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, somut, gerçekçi, hayata dokunan ve Türkiye’yi geleceğe hazırlayan, iyi çalışılmış projelerle gençlerin huzuruna çıktıklarını söyledi.
Türkiye Yüzyılı vizyonuna nasıl ulaşılacağını, millet ve gençler için neler yapacaklarını ortaya koyduklarını, bu konuda, seçim beyannamelerinin kapsamlı bir yol haritası sunduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, beyannamede bugüne kadar gençler için hayata geçirdikleri sayısız hizmete, reforma ve düzenlemeye ilave olarak gelecek dönem için yapacaklarını tek tek saydıklarını anımsattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Gençlik Kartı uygulamasıyla kültür ve sanat etkinliklerinden üniversiteli gençlerimizin ücretsiz veya indirimli yararlanmalarını sağlayacağız. Yükseköğrenimdeki gençlerimize aylık 10 GB ücretsiz internet erişim imkânıyla bir defaya mahsus olmak üzere cep telefonu ve bilgisayar alımında vergi muafiyeti getireceğiz. Genç girişimcilerimiz için tarım girişimcilik bölgeleri kuracağız. Kendi işini kuran genç girişimcilerimize faizsiz kredi desteği sunacağız. Gençlerimizin dünyayla etkileşimini artıracak, yüksek lisans ve doktora programları için yurt dışına gönderilen öğrenci sayısını yükselteceğiz. Üniversiteye devam etmek istemeyen gençlerimizin mesleki sertifikalarla iş gücü piyasalarına katılımını teşvik edeceğiz.”
“BURS VE KREDİ İMKÂNLARINI DAHA DA GENİŞLETECEĞİZ”
Gençlik mesleki veri tabanı kurarak iş dünyasının talepleriyle gençlerin yetkinlik ve becerilerinin eşleşmesini sağlayacaklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, beyin göçünü tersine çevireceklerini, gençlerin gelecek umutlarını güçlendireceklerini, Türkiye’ye hizmet etme aşkını artıracaklarını belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlerin dünya gençleriyle buluşmasını ve kültürel etkileşimini sağlayan hareketlilik hibe programlarının sayısını yükselteceklerini dile getirerek, “Başvuran tüm öğrencilerimize verdiğimiz burs ve kredi imkânlarını daha da genişleteceğiz. Bu sene 407 binden fazla gencimizin başvurduğu, kamu ve özel sektördeki staj imkânlarının sayısını artıracağız. Bunların dışında birçok projeyle, yatırımla, eserle inşallah sizlere aşkla hizmet edeceğiz” dedi.
Gençlerden 14 Mayıs’ta geleceklerine sahip çıkmalarını isteyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “14 Mayıs’ta sizlerden sandıkları patlatmanızı bekliyorum. 14 Mayıs’ta bu ülkenin gençlerini tekaüt vakti çoktan geçen yedili koalisyonu artık siyasetten de ıskartaya ayıracağınıza inanıyorum” şeklinde konuştu.