Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Hindistan’ın başkenti Yeni Delhi’de düzenlenen G20 Liderler Zirvesi’nde Washington’a restinin dünya basınında büyük ilgi gördüğünü ifade eden siyaset bilimci Prof. Dr. Havva Kök Arslan, Ankara’nın diplomatik gücünü küresel ölçekte hissettirdiğini söyledi. Erdoğan’ın Biden’ın restine aynı restle karşılık verdiğini belirten Prof. Dr. Arslan, bu rest ile Türkiye’nin askeri mühimmat konusunda artık dışa bağımlılığını aştığını, siyasi anlamda da herhangi bir ülkenin uydusu olmayacağını göstermiş olduğunu kaydetti.
Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler (İngilizce) Bölüm Başkanı Prof. Dr. Havva Kök Arslan; İsveç, NATO’ya katılımı konusunda Türkiye’nin olurunu beklerken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Washington’a restinin dünya basınında büyük ilgi gördüğünü hatırlattı. Prof. Dr. Arslan, “Uluslararası konjonktürün bu gergin ve kritik döneminde Ankara diplomatik gücünü küresel ölçekte hissettiriyor.” diye konuştu.
G20 Zirvesi için Hindistan’da bir araya gelen dünya liderleri arasında zaman zaman gayri resmi görüşmeler de gerçekleştiğini ifade eden Prof. Dr. Arslan, şöyle devam etti:
“ABD Başkanı Joe Biden ile Erdoğan görüşmesi de her ne kadar ayaküstü gayri resmi bir görüşme olsa da yankıları resmi olarak büyük anlamlar içeriyor. Biden’ın Türkiye’nin F16 talebinin İsveç’in NATO üyeliğinin kabulü halinde gerçekleşeceğine dair imalarına Erdoğan’ın cevabı kararlı ve net bir şekilde İsveç konusunun F16 satışı için koşul olarak öne sürülemeyeceğiydi.”
“Türkiye’nin iki konuda kırmızı çizgisi var, biri Kürt ayrılıkçı terörü, diğeri İslam”
Siyaset bilimci Arslan, “Türkiye’nin İsveç ile olan ilişkilerinde hiçbir koşulla mukayese edilemeyecek iki konuda kırmızı çizgisi vardır; biri Kürt ayrılıkçı terörü, diğeri İslam. Bu kırmızı çizgiler, bir başka ülkeyle olan uluslararası ilişkilere konu olamaz. Erdoğan, Yeni Delhi’deki basın toplantısında bunun altını yeniden çizdi.
Stockholm, Kürt ayrılıkçı hareketine üyeliği, lojistik ve mali yardımı yasaklayan kanun düzenlemesine rağmen bu konuda halen Ankara’nın tam güvenini kazanmış değil. Öte yandan İslam’a ve İslam’ın kutsal saydığı değerlere yönelik aleni saldırılar Ankara ve Stockholm ilişkilerindeki en hassas konulardan biri. Erdoğan, basın toplantısında İsveç bu iki konuda Ankara’yı ikna edemediği sürece TBMM’nin İsveç lehine adım atmasının mümkün olmayacağı; öte yandan bu meselenin bir başka ülke ile daha önceden görüşülmüş bir konuyla eklemlendirilmeye çalışılmasının kabul edilemez olduğunu çok net bir şekilde ortaya koydu.” sözleriyle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tavrının altını çizdi.
“Türkiye artık askeri mühimmat konusunda dışa bağımlılığı aştı”
Prof. Dr. Havva Kök Arslan değerlendirmelerini şu şekilde özetledi:
“Kısaca Cumhurbaşkanı Erdoğan; Biden’ın restine aynı restle karşılık vererek dünya gündeminde geniş yankı uyandırdı. Bu restin Türkiye açısından en önemli yanı aslında Türkiye’nin artık askeri mühimmat konusunda dışa bağımlılığını aştığını ve siyasi anlamda da herhangi bir ülkenin uydusu olmayacağını göstermiş olması. Cumhuriyet’in 100. Yılında Türk Dış Politikasının küresel etki gücünün geldiği bu yüksek seviye kuşkusuz çok önemlidir.”
